Dolar 38,1008
Euro 43,4851
Altın 4.076,20
BİST 9.317,24
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Bursa 20°C
Çok Bulutlu
Bursa
20°C
Çok Bulutlu
Paz 23°C
Pts 22°C
Sal 18°C
Çar 17°C

Ok ancak geri çekilerek atılır.

16 Nisan 2025 20:20

Hayat bizi zorluklarla geri çekiyorsa, bizi daha büyük bir şeye fırlatacağı içindir. 

Umudumuzu koruyalım! Bizleri zor günlerimizde sadece güzel umutlar ve hayaller ayakta tutar. Ve acı günler, sabredince biter ve elbet bir gün çok güzel günler yaşarız. Buna inanmak gerek, yoksa yaşayamayız.

İş insanları, akademisyenler, politikacılar, yöneticiler başta olmak üzere herkesin bu dönemden alacağı dersler çok. 

Krize hazırlık, kriz yönetimi, müzakere, strateji, çeviklik, resilience (bilişsel esneklik / duygusal dayanıklılık) bu dönemin temellerinden birkaçı sadece. Alexandre Dumas demiş ki; “Bir adamı adam yapan, fırtına geldiğinde ne yaptığıdır.”

Benimde son dönemlerde farklı sektörlerde verdiğim eğitimler ve danışmanlıklar sonucundaki iş hayatı ile ilgili izlenimlerim; 

1- Çalışanlarımızı eğitmediğimiz için, onlara insiyatif ve risk alma imkanı tanımadığımız için gelişip işyerine faydalı olamıyorlar.

2- Ek yatırım yapmadığımız için, bazı işlerde sürekli kısır döngü içinde, daha fazla para kaybediyoruz.

3- Arge imkanı ve nefes alacak zamanı vermediğimizde işimiz gelişemiyor. 

4- “İyi de sen terfi etmeye yeterli değilsin”. “Tamam da bana hiç eğitim vermedin yatırım yapmadın ki yeterli olabileyim”… 

Alman Yazar Günter Grass’da şöyle der;

“İnsanın kendiyle yüzleşmeye yüzü yoksa, başkalarının hatalarıyla oynar durur”. 

Bu dönemi yüzleşme ve farkındalıklar dönemi olarak değerlendirmeli ve herkes kendi işinde olan kısırdöngüyü kırmak için neyi farklı yapması gerektiğini düşünmeli.

Vücut sağlığımız ile birlikte, akıl sağlığımızda korumalıyız. Unutmayalım ki, bozulan psikoloji  vücut direncini de yarıya indirir

”Tüccarın biri bir gün yolda Veba’yla karşılaşır. Endişeyle Veba’ya bakar ve “Nereye gidiyorsun?” diye sorar. Veba, “Bağdat’a” diye yanıtlar. “Kaç kişinin canını alacaksın?” diye tekrar sorar Tüccar. Veba, “Çok değil, sadece 5 bin kişi” der. Aradan zaman geçer ve Tüccar yolda yine Veba’yı görür. Fakat duymuştur ki Bağdat’ta vebadan dolayı 60 bin kişi ölmüştür. “Bana 5 bin kişiyi öldüreceğini söylemiştin. Oysa sen 60 bin cana kıymışsın” diye hiddetlenir Veba’ya. Veba ise gayet sakin ve kendinden emin, “Ben 5 bin kişi öldürdüm. Geriye kalanı korkudan öldü” der.”  Endişe, olumsuzlukları yok edemez; aksine, endişe, olumsuzluk ihtimalini arttırır.

Orhan Veli “Kızılcık” şiirinde söyle der;

İlk yemişini bu sene verdi,

Kızılcık,

Üç tane;

Bir daha seneye beş tane verir;

Ömür çok,

Bekleriz;

Ne çıkar?

YAZARIN EKLEMİŞ OLDUĞU YAZILAR
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.