İklim Felaketini’nin İngiltere Tarımına Etkisi 800 milyon sterlin

Bu durum, İngiltere’de 1984’ten bu yana kaydedilen en kötü ikinci hasat olarak kayda geçti. Son 100 yılın en Sıcak İngiltere’si
Kayıpların temelinde, küresel ısınmanın etkisiyle artan iklim dalgalanmaları var. 2019-20 ve 2023-24 kışlarında yaşanan aşırı yağışlar, birçok çiftçinin ekim yapamamasına yol açarken; bunu izleyen 2025 yazı, Meteoroloji Ofisi’ne göre, son 100 yılı aşkın süredir kaydedilen en sıcak yaz oldu ve iklim krizi nedeniyle 70 kat daha olası hale geldi. Aynı dönemde, şiddetli yağışların yoğunluğu küresel ısınma nedeniyle yaklaşık yüzde 20 arttı.

İngiliz Çiftçiler 5 Yılda 2 Milyar Sterlin Kaybetti
ECIU’ya göre, 2020’den bu yana aşırı hava koşulları nedeniyle İngiliz çiftçilerin toplam gelir kaybı 2 milyar sterlini aştı. Küresel piyasada belirlenen tahıl fiyatları, İngiltere’deki düşük üretimin fiyatlara yansımasını sınırladığı için, çiftçiler kayıplarını telafi edemiyor.
Çiftçiler, iklim şoklarının giderek artan bir risk haline geldiğini vurguluyor. ECIU, İngiltere’de çiftçilerin beşte dördünün, hızla değişen iklim nedeniyle geçimlerini sürdürebilme konusunda endişe duyduğunu belirtiyor. Essex’li çiftçi David Lord, aşırı yağış, sıcaklık ve kuraklığın artık sürekli hale geldiğini, bu nedenle yeni ürün yatırımlarının ekonomik açıdan öngörülemez hale geldiğini söylüyor.
Gıda Ürünlerinin Fiyatı 4 Kat Arttı
ECIU’nun Ekim ayında yayımladığı başka bir rapora göre, aşırı hava koşullarından etkilenen gıda ürünlerinin fiyatları, süpermarketlerde diğer ürünlere kıyasla dört kat daha hızlı arttı. Yıl boyunca tereyağı, sığır eti, süt, kahve ve çikolata fiyatları ortalama yüzde 15,6 yükselirken, diğer gıda ve içeceklerdeki artış yüzde 2,8 ile sınırlı kaldı. İngiltere’deki kuraklık, tereyağı ve sığır eti üretimini düşürürken; Batı Afrika’daki aşırı sıcaklar kakao, Brezilya ve Vietnam’daki kuraklıklar ise kahve fiyatlarını yükseltti.
Ulusal Çiftçiler Birliği, gıda üretiminin sürdürülebilmesi için iklim adaptasyonu ve dayanıklı ürün çeşitleri için daha fazla finansman gerektiğini vurguluyor. Hükümet ise, aşırı hava koşullarının hasadı etkilediğini kabul ederken, çiftçilerin ülkenin gıda güvenliği açısından kritik rol oynadığını ve sektörü tarihin en büyük doğa dostu tarım bütçesiyle desteklediklerini ifade ediyor.
Velhasıl, İngiltere’de tarım krizi artık tekil bir kötü hasat meselesi değil; iklim değişikliğinin ekonomik, politik ve gıda güvenliği boyutları olan kalıcı bir yapısal sorun haline gelmiş durumda.