Cumhuriyet ortak mirasımızdır

29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’nı kutlarken, özgürlüğümüzün bedelini ödeyen tüm şehitlerimizi, gazilerimizi rahmetle anıyoruz.

Cumhuriyet, işte bu birlikteliği koruyarak, milletimizin tüm fertlerini kucaklayan bir yönetim anlayışıdır. 29 Ekim, bu toprakların dört bir yanında hürriyet ateşinin yandığı ve iradelerin tek bir çatı altında birleştiği bir gündür.

Osmanlı‘nın ihtişamı ve kültürel mirası da Cumhuriyet’in modernleşme ve ilerleme çabaları da aynı zincirin halkalarıdır. Biri geçmişteki kudretimizin nişanesi, diğeri geleceğe uzanan yol haritamızdır. Bu mirasın tüm parçaları, bizi biz yapan değerler olarak ortak geçmişimizde yer almaktadır.

Cumhuriyet, hiçbir ayrım gözetmeksizin her vatandaşa eşit haklar tanıyan, kökeni ne olursa olsun tüm yurttaşların devletin eşit birer parçası olduğunu ilan eden bir sistemdir. Cumhuriyet’in ruhu, her etnik kökenden, her inançtan insanın omuz omuza verdiği Kurtuluş Savaşı’nın ruhudur. Bu ruh, millet olmanın, ortak kader ve ortak ideal peşinde yürümenin teminatıdır.

Bugün, her birimizin ortak gayretiyle, bilime, sanata, hukuka ve demokrasiye sahip çıkarak, daha güçlü bir Türkiye inşa etmeliyiz. Bu sadece geçmişimize duyduğumuz saygının değil, çocuklarımıza bırakacağımız geleceğin bir gereğidir. İster Kürt, ister Türk, ister Alevi, ister Sünni olalım; hepimiz aynı bayrağın gölgesinde, aynı toprağın evlatlarıyız.

Bu ülke hepimizin, bu Cumhuriyet hepimize aittir.

Cumhuriyet Bayramı’nı kutlarken, tarihimizin her döneminden aldığımız derslerle geleceğe daha sağlam adımlarla ilerleyeceğiz.

Milletimizin kahramanlık destanını yazan tüm şehitlerimizi ve gazilerimizi rahmet ve minnetle anıyor, Cumhuriyet’in kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarına sonsuz şükranlarımızı sunuyoruz.

Cumhuriyet birlik ve beraberlik farklılıkların zenginliği olarak görülmesi gerektiğini, tarihten ders alarak geleceğe yönelmenin öneminin farkında olmalıyız.

Yaşasın Cumhuriyet, yaşasın kardeşliğimiz ve birliğimiz.