Dolar 33,9558
Euro 37,6526
Altın 2.725,55
BİST 9.771,16
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Bursa 29°C
Az Bulutlu
Bursa
29°C
Az Bulutlu
Pts 29°C
Sal 31°C
Çar 29°C
Per 30°C

ÇİLESİNİ ÇEKMEDİĞİN BİR DAVANIN MÜKÂFATINADA TALİP OLMAYACAKSIN

3 Haziran 2024 12:30

Bir ülkenin en fazla ihtiyacı olduğu zamanda, o ülkenin en zeki çocukları ülkesini terk ediyorsa, onlar zaten zihnen ülkeyi terk etmişlerdir ve onlardan milli şuur duygusunu bekleyemezsiniz,

Bizim bu zihniyetteki şuursuz diplomalı, insanlara ihtiyacımız yoktur!”

Bu ülkenin ekmeğini yiyip, devlet’in burs paralarıyla okuyup diploma alıp bu günlere gelen insanlarımızın, vatan’ına milletine faydası olmuyorsa ölüden sayın gitsin, işte bu şuursuzca yetişen gençliğin örneklerinden sadece biridir,

Fârâbî ve Platon’un siyaset felsefesi anlayışını ülkemde görmek isterim,

SİYASET FELSEFESİNİN TEMEL KAVRAMLARI

Siyaset felsefesinin temel kavramları şunlardır: Birey, toplum, sivil toplum, devlet, iktidar, yönetim, meşruiyet, egemenlik, hak, hukuk, yasa ve bürokrasi.

İnsanları toplumsal varlık olarak kabul eden Fârâbî, tek tek insanların doğada yaşamasının çok zor olduğunu söyler.

Yaşamı sürdürmenin koşulu birlik ve devlet kurmaktır.

Devleti bir organizma gibi gören Fârâbî, devletin çeşitli organlardan oluştuğunu ifade eder.

İnsan vücuduna benzeyen devletin kalbi ve diğer organları uyum içinde çalışmalıdır.

Aksi takdirde organizmanın sağlığı bozulduğu gibi, devletin de bozulması mümkündür.

Devletin yöneticisinin iyi erdemlere sahip olması devletin ve fertlerin iyiliği içindir.

Yönetici, teorik ve pratik erdemleriyle herkesten daha üstün olmalıdır.

Platon’un devletindeki kral-filozof ilişkisinden etkilenen Fârâbî, yöneticide bulunması gereken erdem ve yetenekleri şöyle sıralar:

Yönetici güçlü bir zekâya ve hafızaya sahip olmalıdır.

Keskin kavrayışıyla bilgi peşinde koşmalıdır.

Teorik bilgi aşkı ile dolu olan bir yönetici, bedensel zevklerin peşinde koşacak kadar zayıf olmamalıdır.

Yeme, içme ve cinsel arzuların egemenliği altında olan bir yönetici, her zaman başkalarının çıkarları için kullanılma zayıflığını gösterebilir.

Doğruluk sevgisiyle, halkına adaletli davranmalıdır.

Sade bir yaşam tarzında ulu bir kişiliğe sahip olmalıdır.

Sabır ve cesaret onun erdemleri arasında olduğu sürece halkın iyiliği için çalışır.

Fârâbî, Platon’un aksine, yöneticinin dış görünüşünün düzgün, uyumlu ve sağlıklı olmasını ister. Çünkü o yani yönetici devletin temsilcisidir.

Yönetici, devlette adaleti sağlamasını ve korumasını bilmelidir.

Adalet, insanların güvenliğini, servetini, şerefini ve maddî mallarını korumakla mümkündür.

Platon’cu bir anlayışla, insanlara erdemlerin, doğuştan getirdikleri yeteneklerine göre verildiğini ileri sürer.

Yeteneğe göre iş dağıtımını önerir. Devletlerin fetih ve baskı üzerine kurulmaması gerektiğini söyleyen Fârâbî, bazen savaşın zorunlu olduğunu da kabul etmektedir.

Her ne kadar savaşlar topluma hizmet etse de kaçınılması gereken durumlardır.

İstila ve fethe karşı çıkarak onları zararlı faaliyetler olarak kabul eder.

Fârâbî, Medinetü-l Fâzıla adlı eserinde devletleri erdem ve mutluluğuna göre dört şehir tipinde toplar:

1- Cehalet şehir tipi: Gerçek mutluluğu bilmeyen ve ona ulaşmaya çalışmayan fakat hayatın aldatıcı zevk ve arzuları peşinde koşan devlet tipidir.

2- Fâsık şehir tipi: Allah hakkında gerçeği, ahireti ve mutluluğu bilir fakat bunlara göre yaşamaz.

3- Değişmiş şehir tipi: Erdemli veya Fâsık şehirden uzaklaşarak değişen şehirdir.

4- Sapık şehir tipi: Allah’ın gerçek bilgisini bilmeyen, yanlış bilgiye sahip şehirdir. Yalancı ve sahte peygamberlerce yönetilirler.

Fârâbî bu şehir tiplemeleriyle gerçeği bilmeyen, bilmek istemeyen veya bilip de yaşamayan toplumları tanımlar.

Bu nedenle bir toplum ya olgun ve erdemlidir, ya da eksik ve erdemsizdir.

Erdemli toplumun yöneticisi, Fa’âl Akılla ilişkiye girerek ve bunu halkına yansıtarak, toplumun mutluluğu için çalışır.

Yönetici, Fa’âl Akla, akılla ya da vahiyle ulaşabilir.

Fârâbî yöneticide, Platon’da olduğu gibi, filozof özelliklerinin bulunmasının yanı sıra, peygamberlik özelliklerinin de bulunması gerektiğini söyler.

Ancak böyle bir toplum, yöneticisine uyduğu sürece erdemli toplum olarak mutluluğu yakalar.

Erdemli toplumu aydınlar oluşturur. Çünkü onlar mutluluğu yakalayanlardır.

Böyle bir toplumun insanları öldükten sonra bile erdemli toplum olmayı sürdürürler.

Fârâbî, erdemsiz toplumların da en az diğeri kadar gerçek olduğunu söyler.

Şehir tiplemesinde ortaya çıkan toplumlar erdemsiz toplumlardır,

YAZARIN EKLEMİŞ OLDUĞU YAZILAR
6 Eylül 2024 11:56
3 Eylül 2024 12:27
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.