YAPİDER’de Gündem: “Deprem Gerçeği ve Bursa”

Yatırım Profesyonelleri ve İşbirliği Derneği (YAPİDER), üyelerini ve meslektaşlarını farklı konularda bilgilendirmeye, mesleklerinin yanı sıra farklı konularda gelişimlerine destek vermeye yönelik eğitim programlarını sürdürüyor.

17 Ağustos Depremi’nin 26. yıldönümünde deprem gerçeğinin masaya yatırıldığı programda, TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası Güney Marmara Şube Başkanı Mehmet Yıldız, “Bilinçli toplum, dirençli kent” konulu bir sunum gerçekleştirdi.

Program, 17 Ağustos Depremi’nde ve yakın tarihte yaşanan tüm afetlerde yaşamını yitirenler için gerçekleştirilen saygı duruşu ile başladı. Programda açılış konuşmasını gerçekleştiren YAPİDER Yönetim Kurulu Başkanı Sevcan İlici, sözlerine 17 Ağustos Depremi’nde ve tüm afetlerde yaşamını yitirenlere Allah’tan rahmet dileyerek başladı. İlici, şehirleri yerinde, gönüllü ve hızlı dönüşüm ilkeleri çerçevesinde riskli yapılardan ve çarpık kentleşmeden kurtarmak gerektiğini belirterek, “Türkiye’de dönüştürülmesi gereken konut sayısı 6,7 milyon, acil dönüştürülmesi gereken sayı ise 1,5 milyon. YAPİDER olarak üzerimize ne düşerse yapmaya hazırız” dedi.

YAPİDER’in üyeleri ve meslektaşlarının gelişimlerine yönelik eğitim programlarının önemi ve faydalarına dikkat çeken Sevcan İlici, programlarında bilgi paylaşımlarında bulunan tüm konuşmacılara ve katılımcılara teşekkür etti.

Jeoloji Mühendisleri G. Marmara Şubesi Odası Başkanı Mehmet Yıldız ise, “Bilinçli toplum, dirençli kent” konulu sunumunda depremin tanımını yaparak, Türkiye’nin deprem kuşakları üzerinde yer alan bir ülke olduğunu hatırlattı.

Mehmet Yıldız, “Türkiye’nin her yeri deprem kuşağında değil ancak yapılarımızı fay hatları üzerine ve yanlış zeminlere inşa etmişiz. Bu gerçeği acı tecrübelerle hatırlıyoruz. Dirençli kentlerin temeli sağlam zeminlerde yatıyor. Zemin sıvılaşması, heyelan tehlikesi gibi faktörler de depremlerin yıkıcı etkilerini arttırıyor. Yani deprem değil, yanlış zeminler ve yanlış tekniklerle yapılan binalar öldürüyor. Günümüzde gelişen teknoloji ile zemin iyileştirme yöntemleriyle kötü zeminlere dahi sağlam binalar inşa edilebiliyor. Yapılaşmada doğru zemin ve doğru tekniklerin yanı sıra insanların deprem öncesinde, sırasında ve sonrasında yapması gerekenler hakkında bilgilenmesi ve bilinçlenmesi çok önemli. Bu şekilde can ve mal kayıplarını önleyebiliriz” dedi.