TÜBİTAK tarafından reddedilen bazı projelerin uluslararası platformlarda ödül alıp kabul görmesi tesadüf mü, İhanet mi?
Son yıllarda, özellikle TÜBİTAK gibi önemli kurumlarda, liyakatten uzak atamaların ve kararların yapıldığına dair endişeler artmaktadır. Örneğin, TÜBİTAK tarafından reddedilen bazı projelerin uluslararası platformlarda ödül alması, kurum içindeki değerlendirme süreçlerinin objektifliği konusunda soru işaretleri doğurmuştur.
Benzer şekilde, diğer kamu kurumlarında da liyakatsiz atamaların kurumların verimliliğini ve çalışanların motivasyonunu olumsuz etkilediği gözlemlenmektedir. Siyasi nüfuzlu kişilerin, deneyimsiz ve yeterli donanıma sahip olmayan bireyleri önemli pozisyonlara getirmesi, kurum içi huzursuzluğa ve hizmet kalitesinin düşmesine neden olmaktadır.
Bu durum, geçmişte yaşanan ve mühendislerimizin emeklerini hiçe sayan anlayışın hâlâ devam ettiğini göstermektedir. Özellikle, liyakatsiz atamaların kurumların işleyişini olumsuz etkilediği ve kamu hizmetlerinin kalitesini düşürdüğü bir gerçektir.
Ülkemizin bekası ve gelişimi için kamu kurumlarında liyakat ilkesine sıkı sıkıya bağlı kalınması, ehil ve vatansever bireylerin göreve getirilmesi elzemdir. Bu sayede, hem kurumların verimliliği artırılacak hem de halkın devlete olan güveni pekişecektir.
Türkiye’de kamu kurumlarında liyakat ilkesinin ihlali, kurumların etkinliği ve verimliliği üzerinde olumsuz etkilere yol açmaktadır. Liyakat, kamu hizmetlerinin kalitesini artırmak için personelin bilgi, beceri ve yeteneklerine göre atanmasını öngören temel bir ilkedir.
Liyakat ilkesinin ihlal edilmesi, çalışanlar arasında huzursuzluğa ve kurumların itibarının zedelenmesine neden olabilir. Bu durum, nitelikli personelin azalmasına ve kuruma bağlılığın düşmesine yol açabilir.
TÜBİTAK’ın yönetim yapısı incelendiğinde, kurumun çalışma ilkeleri, programları ve öncelikli alanlarının belirlenmesinde Cumhurbaşkanı’nın hedef, ilke ve politikaları doğrultusunda hareket edildiği görülmektedir. Bu durum, kurumun bağımsızlığı ve tarafsızlığı konusunda soru işaretlerine yol açabilir.
Kamu kurumlarında liyakatsiz atamaların önlenmesi ve yetkin kişilerin göreve getirilmesi, kurumların daha iyi yönetilmesi ve nitelikli hizmet sunulması açısından son derece önemlidir.
Kamu kurumlarında liyakat ilkesine uygun atamaların yapılması, ülkemizin bekası ve kurumların etkinliği için elzemdir. Bu bağlamda, liyakatsiz ve kifayetsiz kişilerin kritik pozisyonlara getirilmesi engellenmeli, yetenekli ve vatansever bireylerin önü açılmalıdır.