“Tek Ses Olmazsak, Tek Tek Düşeceğiz!”
İslam coğrafyası kanıyor. Gazze’den Şam’a, Bağdat’tan Beyrut’a kadar her karış toprak ya bombalanıyor ya da tehdit altında. İsrail’in pervasız saldırganlığı karşısında ise bir tek ses yok. Her ülke kendi içinde yalnız, her millet kendi yarasına mahkûm.
Türkiye başka telde, Suriye başka. Filistin yapayalnız. İran kendi başına. Lübnan sessiz. Ümmet ise paramparça. Oysa Allah’ın emri açık: “Hep birlikte Allah’ın ipine sarılın, tefrikaya düşmeyin!” (Âl-i İmrân, 103)
Ama biz ne yaptık? Tevhid inancının birleştirici ruhunu kaybettik. Coğrafyamızı mezheplerle, etnisitelerle, hiziplerle böldük. Birbirimize uzaklaştık, hatta düşmanlaştık. Sonuç mu? Her cephede aynı tablo: yıkım, kan, gözyaşı ve yalnızlık.
Bugün İsrail Suriye’yi vuruyor. Yarın sırada kim var? Belki Lübnan, belki İran, belki de doğrudan Türkiye. Bu sadece bir ihtimal değil, hızla yaklaşan bir tehlike.
Amerika ve İsrail, Türkiye’nin güney sınırına PKK/PYD eliyle yüz binlerce ton silah yığdı. Yunanistan Ege’de adeta cephaneliğe döndü. Ermenistan ve İran gibi ülkelerdeki iç dengeler sürekli değişiyor. Hepsi fırsat kolluyor. Türkiye zayıflarsa, hepsi harekete geçmek için sırada.
Savunma sanayimizi geliştiriyoruz. Yeni uçaklar, SİHA’lar, füzeler, radar sistemleri yapıyoruz. Peki, asıl soru şu: Bu hazırlıkları tamamlayacak kadar vaktimiz var mı?
Asıl eksik olan mühimmat değil, birlik ruhu. İçeride barışı sağlayamayan, terörle gerçek anlamda vedalaşamayan bir ülke dış tehditlere karşı ne kadar direnebilir?
PKK ile samimi, kalıcı bir çözüm zemini oluşturulmalı. Bu sadece iç güvenlik için değil, dış güvenlik için de elzemdir. İçeride yaralı olan bir millet, dışarıda güçlü duramaz. Bir yandan hendek siyaseti, bir yandan suni ayrıştırmalarla oyalanırken, düşman sınıra dayandı.
Bugün İsrail’e karşı savaşan Müslüman ülkeler yalnız. Yarın Türkiye zor durumda kalsa, bu ülkeler bize yardım eder mi? Cevabı vicdanlara bırakıyorum.
Yeter artık!
Kınamak yetmez. Tweet atmak, açıklama yapmak, timsah gözyaşı dökmek yetmez. Artık somut adımlar atılmalı. Birlik sağlanmalı. Türkiye hem içeride hem dışarıda öncü rol üstlenmeli. Çünkü liderlik bunu gerektirir. Tarih bizi bekliyor.
Birlik olmadan bu coğrafyada ayakta kalmak mümkün değil. Tek ses olunmazsa, tek tek düşeceğiz!