Tarımda trendler değişiyor
Kökleri derinlere kadar uzanan çok yıllık kernza bitkisi gezegeni kurtarabilir, açlığı bitirebilir.
TÜSİAD’ın 1981 tarihli Tarım Raporu’nda önümüzdeki yıllarda “gübre tüketiminin 19 milyon tondan 94 milyon tona çıkarılması, tescilli tohum kullanımının 4 katı ve haşere kontrolünün 4 katı artırılması gerekliliği” üzerinde durulmasının üzerinden 25 yıl geçmeden kullanılan gübre miktarı 190 milyon tonu geçti. 12 bin yıllık tarım sistemlerinin gezegene verdiği olumsuz etki anlaşılınca tarım stratejileri tümden değiştiriliyor. Daha az gübre, daha az toprak, daha az pestisit ile başlayan yeni tarım iradesi tüketimi de israfı da azaltmayı içine alan zihinsel bir devrimi temel alıyor.
Kernza gezegeni kurtarabilir, açlığı bitirebilir
Kökleri derinlere kadar uzanan çok yıllık kernza bitkisi gezegeni kurtarabilir, açlığı bitirebilir. İnsanlığın iklim felaketine karşı en büyük silahı olarak lanse edilen kernza çevreyi korurken çiftçiliğin sürdürülebilirliğini sağlayabilir. Buğday otundan geliştirilen kernza antroposen tarım devriminin yıldızı olmaya aday olsa da büyüklüğü buğdayın sadece beşte biri. ABD’de Land Institüte adına kayıtlı tescillenen kernza markasından üretilen undan ekmek, bira ve pizza yapılıyor. Kökleri 3 metreye ulaşan kernza buğdaya göre iki kat su ve karbon tutuyor, toprağı stabilize ediyor, yaban hayatı iyileştiriyor. Sadece ABD’de 500 hektarda 100 çiftçi tarafından üretilirken Fransa ve İsveçte de küçük arazilerde ekiliyor. Kernza olumlu ekolojik etki için umut vadediyor. Patagonia gibi markalar kernzadan cips yapıyor.
Tarım arazilerinin tamamında çok yıllıklar olsa havacılık emisyonlarının iki katı karbon tutulur
Araştırmacı Madeline DuBois 2019’da kernzayı inceliyor. Aslın da buğdayın yabani ataları da çok yıllıktı. Kernza 10 yıl boyunca hektar başına ortalama 0,4 ton daha fazla karbon tutuyor. Çok yıllık kernza gibi bitkiler toprağı gübreden arındırabilir, suyu temizler. Yapılan bir araştırmaya göre buğday en düşük gübre kullanım verimine sahip bir tahıl. Her yıl 75 milyon ton azotlu gübre kullanılıyor, nehirlere, göllere ve deniz ötrofikasyonuna ve biyoçeşitlilik bozulmasına neden oluyor. Büyük kök sistemi olan bitkiler daha fazla gübre yakıyor. Kernza mısıra göre toprağa sızan nitrat miktarını iki katı azaltıyor. Besinleri biriktirirken, suyu tutar, toprakta organik madde katmanlarının oluşmasını sağlıyor, mikrobiyal toplulukları destekliyor. Üst toprak erezyonunu önleyerek, bilim insanları tarafından 200 yıl içinde küresel toprakların yüzde 30’unun yok olmasını da engelleyebilir.
Velhasıl, bilim dört bir koldan gezegenimizi onarabilecek teknoloji ve icatlar üzerine çalışıyor, bize düşen doğru kararları almak, ve uygulama.