Sessizliğin gücü
Sessizliğin kıymetini bilen az sayıda insan, kelimelerin gücünü etkili bir şekilde kullanır.
Sesinizin duyulmasını istiyorsanız, bağırmayı değil, sessizliği deneyin. Çok azımız bu konuda gerçek anlamda başarılıdır. Duygusal tepkileri minimuma indirip soğukkanlı cevaplar verme imkânınız olur.
Kanuni Sultan Süleyman ve Mimar Sinan
Kanuni Sultan Süleyman, kendi adını taşıyacak Süleymaniye Camii’nin yapımı için bugünkü caminin bulunduğu yeri beğenir ve Mimar Sinan’ı araziyi değerlendirmesi için çağırır. Kanuni, cami konusunda heyecanlıdır ve inşaatın başlamasını istemektedir. Ancak Mimar Sinan, araziyi uzun süre sessizce inceler, trans halinde adeta zihni çoktan tasarım yapmaya başlamıştır.
Bu sessizlik, Kanuni’nin sabrını ve Sinan’ın derin düşünce yeteneğini ortaya koyar. Sinan, arsanın detaylı analizini zihninde tamamlar ve bu süreçte sessizlik, yaratıcılığına rehberlik eder. Bu olay, sessizliğin doğru kullanıldığında nasıl bir iletişim aracı olabileceğini gösterir.
Sessizlik Doğru Kelimelerle Birleşince
O dönemde Mimar Sinan’ın Kanuni’nin sorusuna cevap vermemesi garipsenirken, bugün birkaç saniyelik sessizlikler bile zafiyet olarak algılanabiliyor. Sessizliğin kıymetini bilen az sayıda insan, kelimelerin gücünü etkili bir şekilde kullanır. Kelimeleri doğru yerlerde kullanmak, söylemek istediklerinizi ne bir kelime fazla ne bir kelime eksik ifade etmekle mümkündür. Sessizlik, düşünceleri organize etmek ve etkili bir konuşma için fırsat yaratır.
Neden Sessizlik Etkili Bir İletişim Aracıdır?
Daha İyi İletişim Kurmayı Sağlar: Fazla konuşmak mesajların önemsiz kelimeler arasında kaybolmasına neden olur. Sessizlik, hem konuşanın hem de dinleyenin nefes almasına olanak tanır. Dengeli bir sessizlik, mesajın daha net iletilmesini sağlar.
Gerçekten Ne Söylendiğini Kavrarsınız: Sessizlik, söylenenlerin anlamını derinlemesine düşünmek ve daha akılcı cevaplar vermek için bir fırsattır.
Ortak Noktaya Daha Hızlı Ulaşırsınız: Sessizlik, bilgi kirliliğini azaltarak tarafların ortak bir kararda buluşmasını kolaylaştırır.
Sessizlik Korkusu Nereden Geliyor?
Düşüncelerimizi anında paylaşmanın normal olduğu bir kültürde yaşıyoruz. Ancak bu durum, problemlere yüzeysel bir şekilde yaklaşmamıza neden oluyor. Sessizliğin iletişim içindeki yeri, düşünceleri organize etmek ve daha derinlemesine analiz yapmayı sağlar. Sessizlik, kişinin kendisiyle bağlantı kurmasına ve yaratıcılığına yardımcı olur.
Sessizlik ve Sözel İletişim Dengesi
Sözel iletişim ve sessizlik birbirini tamamlar. Sessizlik, konuşmaların arasındaki bilgileri sindirmemize ve bir sonraki sözümüzü planlamamıza olanak tanır. Bu bağ, konuşmaların daha anlamlı hale gelmesini sağlar.
Negatif Sessizliğe Dikkat!
Sessizlik, kötüye kullanıldığında sinirliliği göstermek veya cezalandırmak için pasif agresif bir araca dönüşebilir. Ancak olumlu bir şekilde kullanıldığında, iletişimde güçlü bir araç haline gelir.
Sessizlik Güçtür, Kullanın
Dr. Alex Lickerman’ın Psychology Today’de yayınlanan yazısında belirttiği gibi, sessizlik etkili kullanıldığında büyük bir armağana dönüşebilir:
Etkili Dinleme Yeteneği Kazandırır: Söze girmek için fırsat beklemek yerine, söylenenlere odaklanarak etkili bir şekilde dinleyebilirsiniz.
Kendinizi Kontrol Etmenizi Sağlar: Sessizlik, duygusal tepkilerinizi kontrol etmenize ve daha soğukkanlı cevaplar vermenize yardımcı olur.
Bilgelik Sahibi Olursunuz: Sessizlik, ani kararların önüne geçer ve daha hedefe odaklı cevaplar vermenizi sağlar.
Sonuç
Sessizlik, doğru kullanıldığında etkili bir iletişim aracı ve güçlü bir liderlik göstergesidir. Kelimelerin arasındaki sessizlik, derin düşüncelerin ve etkili mesajların yolunu açar. Bu nedenle, sessizlikten korkmak yerine, onun gücünü keşfetmeli ve iletişimimize dahil etmeliyiz.