Safımızı belli edelim yoksa vicdanımız bizden hesap sorar
Karınca misali de olsa safımız belli olsun.
Allah bizi güven vermeyenlerden değil de güven veriyormuş gibi yapanlardan korusun. Karınca misali de olsa safımız belli olsun.
“Allah insanı yeryüzünde kendisine Halife edinmiş ve onun amelini ve gayretini görmek istemiştir.” Taraf tutan insan, ister istemez yalancı olur.
Taraf olmak asla insana adil davranmayı nasip etmez. Adalette güçlü, güçsüz yoktur. Nizam var, intizam var.
Hak vardır, hukuk vardır. Doğru vardır, yanlış vardır. Bir doğruyu bin yanlışa değişsek de doğru asla değişmez.
Hani karınca yanan bir ateşi söndüremediğini nasıl biliyordu, safını belli etmek için nasıl bir duruş sergilediyse bizde hak yolunda öyle bir duruş sergilemeliyiz. Zira haktan kaçtığımızda Allahtan kaçmış olacağız.
Felsefe doğruları tarafsızca arar çünkü doğrularda tarafsızlık esastır.
Üstadın ifade ettiği gibi; Zulmün olduğu yerde tarafsızlık namussuzluktur. (Cemil Meriç)
Ve merhum Abdurrahim Karakoç taraf tutmakla ilgi şiirinde neyi ima etmiş birlikte göz atalım.
Tarafımız Allah tarafı olsun. Safımız doğruluk olsun aksi olduğu an ne içimizde ne dünyamızda bir düzeni bulamayız.
Dar zamanda düşmanların altına
At olanlar safımıza gelmesin
Garibanın, fukaranın sırtına
Bit olanlar safımıza gelmesin
Ağırlık, irilik ölçüsün bırak
Tartıya vurulmaz beyinle, yürek
Bu ülkede iman gerek, ruh gerek
Et olanlar safımıza gelmesin
Öte dursun işkembeden atanı
Lâzım değil kaçan ile yatanı
Menfaate rüşvet verip vatanı
Fit olanlar safımıza gelmesin
Sapıklar her yerde atsa da çamur
Gerçek mayasına kavuştu hamur
Adam istiyoruz dört başı mamur
İt olanlar safımıza gelmesin
Gönül bahçesinde korku gezeni
Asla kabul etmez ülkü düzeni
Sevdası, sabırı, aklı, izanı
Kıt olanlar safımıza gelmesin
Biz zulüm ayında güneş çağıyız
Hira’dan feyzalan Tanrıdağı’yız
Biz meyve bahçesi, üzüm bağıyız
Ot olanlar safımıza gelmesin
Parolamız her zamanda, her yerde
Ölmek var da baş eğmek yok namerde
Bu imana, bu ülküye bu derde
Yad olanlar safımıza gelmesin