Kenevir Uygarlığı
Kenevir’in alametifarikaları üzerine Abdurrahman Dilipak hocamın anlattıkları az kalır. Yeşil dönüşüm için stratejik bir fırsat sunuyor, kenevirin ekonomik ve ekolojik gücü gezegeni onarmaya yeter de artar.
Tekstilden enerjiye tüm sektörlerde yeşil alternatif. Kullanım alanı genişliği ve çevre dostu özellikleriyle geleceğin stratejik hammaddelerinden. Ege İhracatçı Birlikleri ve Tekstil Mühendisleri Odası’nın yaptığı “Sürdürülebilir Gelecek İçin Kenevir Çalıştayı” Türkiye’nin önemli bir pazar olabileceğini öngörüyor. Ege Hazırgiyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği Başkan Yardımcısı Çağlar Bağcı, “düşük su ihtiyacı, toprağı zenginleştirme özelliği, geri dönüştürülebilir yapısı ve ekolojik dengeye katkısı çevreci, stratejik anlamda da yüksek potansiyele sahip. Hafifliği, dayanıklılığı ve yanmaya karşı dirençli yapısıyla sadece tekstilde değil otomotivden yapı malzemesine, kâğıt endüstrisine kadar pek çok endüstriyi doyurabilir. 2026 yılında yürürlüğe girecek AB Yeşil Mutabakatı tekstil sektörünün doğal elyaf kullanmasını istiyor. Kenevir pamuğa göre yüzde 50-70 daha az su kullanıyor. Uluslararası Enerji Ajansı’na Göre, 2050’ya kadar kenevir pazarı 100 milyar doları bulacak.
İnek Gübresinden Tıbbi Maske Üretildi
İnek gübresinden minik selüloz iplikleri çıkarıldı, cerrahi maskelerden, gıda ambalajlarına kadar pek çok farklı üründe kullanılacak bir selüloza dönüştürüldü. Journal Dergisinde yayınlanan makaleye göre, hayvancılığın yan ürünü olan hayvan gübresinden daha uygun maliyetler şimdikine oranla daha uygun maliyetle selüloz üretildi. Basınçlı eğirme teknolojisiyle sığırların yediği bitkilerdeki lifler ayrıştırılıp yeniden kullanıma sokularak döngüsel ekonomide önemli bir aşama kaydediliyor. Araştırmalara göre 2003 ile 2030 arasında hayvan gübresi yüzde 40 artarak 5 milyar tona ulaşacak. Gübreler çoğu zaman suya karışıyor, ekosistmeler üzerinde yıkıcı etkileri var.
Velhasıl yenilikçi ürünler, hammaddeler, fikirler geleceğe heyecan ekerken endişelerin yerine umut biçiyor.