Kars ciğerine rakip geliyor
Biyoteknolojinin son yıllardaki en önemli hedefi kültür gıdalarla gerçeği arasındaki tat ve duyusal özellikler açısından farkı ortadan kaldırmak.
Paris’in merkezinde, Notre Dame’nin karşısındaki dünyanın en büyük kültür et fabrikasında Fransa’nın en klasik lezzetlerinden kaz ciğeri üretiliyor. Gastronominin en lüks yemeklerinden olan kaz ciğeri kazların korkunç şekilde beslenmesiyle elde edilmiyor. Ördek yumurtalarından alınan kök hücreler doğru ortamda sonsuza kadar bölünüp çoğalıyor. Hücreler ördeğe verilen besinlerle besleniyor. Bu sayede çevreye zarar vermeden, hayvanlara kötü muamele yapmadan insan gıdası üretilebiliyor. Pek çok şef kültür kaz ciğeri ile gerçek kaz ciğeri arasındaki farkı anlayamıyor bile. Biyoteknolojinin son yıllardaki en önemli hedefi kültür gıdalarla gerçeği arasındaki tat ve duyusal özellikler açısından farkı ortadan kaldırmak.
Fransa dünyanın en büyük kaz ciğeri pazarına sahip, dünyanın en önemli kültür et üreticisi Gourmey, ABD, Singapur, İngiltere ve tüm AB’de kültü kaz ciğerini satmak için onay bekliyor. Şirket geçtiğimiz günlerde 50 milyon dolara yakın bir yatırım aldı. Dünyanın önemli başka bir kültür eti üreticisi şirketi olan Wov’da Avustralya’da yılda 30 bin ton et üretebilecek kapasitede. Kültür kaz ciğer Türkiye’ye de gelir mi şimdilik zor gibi olsa da bizim de toprağa, kaza, tavuğa bağlı kalmadan gıda üretmenin yollarını düşünmemiz lazım.
Kültür Et Pazarı Büyüyor
İnsanlık her yıl ortalama 69 milyarı kümes hayvanı olmak üzere 72 milyar hayvan tüketiyor. Yeni bir araştırmaya göre kültür etler tavuk/sığır ve koyun etine göre yüzde 85 oranında küresel ısınma etkilerini azaltıyor. Singapur hücre bazlı eti kabul eden hatta “helal sertifikası” veren tek ülke. İsrail ve ABD’de ekili gıdalara izin veriyor. AB’nin ise 5 yıl içinde kültür etlere izin vereceği öngörülüyor. Ülkeler “Yeşil Mutabakat” kapsamında tarımsal alanda karbon azaltımı için kültür gıdalar konusunda hızlı adım adım atılması gerekliliğini tartışıyor.
Fransa’da yapılan bir araştırmaya göre tüketicilerin yüzde 30’u, İngiltere’de yüzde 50’si kültür etleri tatmak istiyor. Uzmanlara göre, “insanlar yapay buzu da ilk çıktığı zaman kullanmak istemiyordu, tatların aynı olduğunu gördüklerinde özellikle de alfa kuşağı kültür etleri yiyecek. Gelecekte insanlar fiyatı yüksek olduğu için belki yılda bir defa gerçek et yiyecek, pazarın önemli kısmı bitki bazlı ve fonksiyonel gıdalardan oluşacak” diyor.
Kültür Etler Önce “Houte-cuisine’de”
Kültür kaz ciğeri üreticisi, daha çok “Houte-cuisine” restoranlar ile çalışıyor. Yeniliğe açık şefler, tedarik zinciri ve çeşitli lobiler ile birlikte çalışarak geleceğin beslenme kültürü için zihinsel altyapı inşa etmeye çalışıyor. Gezegen için sürdürülebilirlik beklentisi aynı zamanda insan türünün de sağlığını düşünen besin üretme teknolojileri konusunda eşdeğerde çalışma gerektiriyor. 2050’de Asya’da et tüketimi yüzde 80 artacak gezegene zarar vermeden insanlığın tat deneyimlerini dikkate alarak gıda üretmenin yolu biyoteknoloji çözümlerinde.
Velhasıl, evrende milyonlarca bitki ve hayvan var dünya toplamda 200 farklı bitki ile karnını doyuruyor. Gelecekte hala yabanda keşfedilmemiş, tarım endüstrisinin gözüne girememiş, kenarda köşede kalmış bitkiler, hayvanlar ve hatta istilacı tüm türler insan besini olmaya namzet.