Gidenlerin Ardından boşalan evler, düşen kiralar ve yaklaşan iş gücü krizi

Son yıllarda ülkemizde artan Suriyeli mülteciler meselesi, toplumsal, ekonomik ve siyasi birçok tartışmanın merkezinde yer aldı. Şimdi ise bu konu farklı bir yöne evriliyor. Her geçen gün vatanlarına dönüş yapan Suriyelilerin ardından şehirlerde gözle görülür değişimler yaşanıyor. Boşalan evler, düşen kiralar ve en önemlisi yakında sesini yükseltecek olan özel sektörün ‘çalıştıracak adam bulamıyoruz’ feryatları…

Yıllardır “İşsiz gençlerimiz varken neden mülteciler çalıştırılıyor?” soruları soruluyordu. Ancak şimdi tam tersi bir durumla karşı karşıyayız. Suriyelilerin çoğu, ekonominin görünmez aktörleri oldular. Küçük işletmelerden tarıma, sanayiden inşaata kadar pek çok sektörde boşluğu doldurdular. Şimdi dönüşler hızlandıkça, büyük firmaların ‘iş gücü eksikliği‘ sorununu daha sık dile getirmesi kaçınılmaz hale geliyor.

Ev piyasasında da durum değişiyor. Kiraların sürekli artış gösterdiği bir dönemde, boşalan evler piyasanın seyrini değiştirecek gibi duruyor. Talep azalınca, doğal olarak fiyatlar düşecek. Bu durum kiracılar için sevindirici olabilir, ancak bir başka ekonomik gerçeği gözler önüne seriyor: Ekonomiyi ayakta tutan iş gücünün yerini doldurmakta zorlanabiliriz.

Kısa vadede bu dönüşler, bazı kesimler tarafından olumlu karşılanabilir: Düşen kiralar, artan rahatlık… Ancak uzun vadede özel sektör, ticaret erbapları ve meslek grupları büyük bir sıkıntıyla yüzleşecek. Çünkü çalışacak insan gücü olmadan ne üretim olur, ne hizmet sektörü ayakta kalır. Bu yüzden bugünden tezi yok, ülke olarak nitelikli iş gücü yetiştirme, meslek edindirme programlarına daha fazla önem vermek zorundayız. Aksi takdirde yarın çok geç olabilir.

“Çalışacak adam bulamıyoruz” diye yakınan sanayicinin, esnafın ve çiftçinin sesini duymak istemiyorsak, bu dönüşleri iyi analiz etmeli ve adımlarımızı akılcı atmalıyız.