Bursa’nın sağlık krizi, çözüm ehliyetli ellerde mi?
Bursa, sanayisi, tarihi ve nüfus yoğunluğuyla dev bir metropole dönüşmüş durumda. Ancak bu büyüme, beraberinde sağlık hizmetlerinde de büyük bir kriz doğurdu.
Randevu almak artık neredeyse imkânsız. İnsanlar aylarca bekleyemez, sağlık ertelenemez! Çaresiz kalan vatandaş, biriktirdiği üç beş kuruşu bile özel hastanelere vermek zorunda kalıyor. Eskiden bu kadar zor değildi. Peki, neden şimdi? Yönetim eksikliği mi var.
Bursa’nın sağlık krizi giderek derinleşirken, halk aylar sonrasına randevu almak zorunda kalıyor, bekleyemeyenler ise özel hastanelere yönelmek zorunda bırakılıyor. Peki, bu durumun sebebi gerçekten sadece kapasite yetersizliği mi, yoksa yönetim sıkıntısı ve bilinçli bir sabote girişimi mi söz konusu?
Şehir Hastanesi’nin yapılmasıyla ötelenen yoğun bakım yatağı krizi hala çözülemedi. Acemler’deki Ali Osman Sönmez Devlet Hastanesi bir türlü tamamlanamıyor. Büyük devlet hastanelerinde kronikleşmiş sorunlar var. Ancak çözüm, Bursa’yı tanıyan ve bu şehrin sağlık sistemine uzun soluklu emek vermiş uzman isimlerden geçiyor. Geçmişte bunun en çarpıcı örneğini Dr. Özcan Akan ile gördük.

Sağlıkta devrimci bir İsim: Dr. Özcan Akan
Yaklaşık 9 yıl boyunca Bursa İl Sağlık Müdürlüğü görevinde bulunan Dr. Özcan Akan, Bursa’da 27 kamu hastanesi açarak ilçelerin sağlık hizmetlerine erişimini artırdı. Bursa Şehir Hastanesi’nin kuruluşunda etkin rol oynadı. Organ bağışında Türkiye birinciliğini Bursa’ya kazandırarak Avrupa’nın en başarılı şehirleri arasına soktu. Yani, sağlıkta gerçek bir dönüşümü gerçekleştirdi.
Bugün ise Bursa’da liyakatsiz atamalarla sağlık sistemi çıkmaza sürükleniyor. Randevu krizi, hastane kapasitelerinin yetersizliği, tamamlanamayan sağlık projeleri gibi sorunlar giderek büyüyor. Peki, Sağlık Bakanlığı bu krizi çözmek için Dr. Özcan Akan gibi bir ismi neden değerlendirmiyor?
Bursa’ya sahip çıkacak, milletin sağlığını düşünecek yöneticiler gerekli
Bursa’yı tanımayan bir ismin atanması durumunda, en az 6 ay adaptasyon süreci, ardından ekip oluşturma çabaları derken 1 yıl boşa gider. Sonrasında bir değişim daha olursa, Bursa’nın sağlık sorunları katlanarak devam eder. Oysa halkın ihtiyacı, Bursa’yı bilen, liyakatli ve ehil bir sağlık yöneticisidir.
Bugün sağlıkta yaşanan kriz, yalnızca bir yönetim problemi değil, halkın sağlığını sermayeye kurban eden anlayışın bir sonucudur. Bursa’da hasta yoğunluğunu azaltacak bir sistem kurulması için kendi cebini değil, milletin sağlığını düşünen yiğit insanlara ihtiyaç vardır.
Bursa gibi dev bir metropolün sağlık sistemine kalıcı çözümler üretecek kadrolar oluşturulmazsa, bu sorunlar daha da büyüyecek. O halde, soruyoruz, Bursa’ya gerçekten hizmet edecek bir sağlık yöneticisi bulmak bu kadar mı zor?