Anahtar Parti Genel Başkan Yardımcısı Beril Gümüş: Sosyal Devlet Anlayışı Yitirildi

Anahtar Parti Genel Başkan Yardımcısı, Kadın, Aile ve Sosyal Politikalar Başkanı Beril Gümüş, MYK Üyeleri Murat Özcan ve Hasan Çınar, Gençlik Kolları MYK Üyesi Elif Alıcı, İl Başkanı Fikret Aslan, Yıldırım İlçe Başkanı Tayfun Yıldırım, Gençlik Kolları İl Başkanı Muzaffer Sezgin ve yönetim kurulu üyelerinin katılımıyla dün gerçekleşen genişletilmiş il divan meclisinin ardından bugün İl Başkanlığı binasında kahvaltılı basın toplantısı gerçekleştirdi.

“Türkiye Cumhuriyeti Irak Olamaz”

Açılış konuşmasını gerçekleştiren Anahtar Parti İl Başkanı Fikret Aslan, Türkiye’nin demokrasi tarihinde hiç olmadığı kadar zafiyete uğradığını dile getirirken,  “Demokrasinin bu kadar yıprandığı, güdümlü ve baskıcı bir dönemi daha önce yaşamadık. Türkiye Cumhuriyeti Belarus, Libya, Irak olamaz.” ifadelerini kullandı.

“Önce İnsan Diyen Bir Anlayışla Hareket Ediyoruz”

Aslan, parti olarak her kesimi kucaklayan bir yapıda olduklarını, inancı, felsefesi ve duruşu ne olursa olsun herkesin değerli olduğunun altını çizdi. Aslan, “Biz hiçbir alana sıkıştırılmayız, önce insan diyen anlayışımızla milletin huzurundayız.” diye konuştu.

“Sosyal Devlet Anlayışı Yitirildi”

Aslan, devletin sosyal yönünü kaybettiğini öne sürerek, “Bir insanın doğumundan ölümüne kadar devletine güvenerek yaşaması gerekir. Bugün bu güven ortadan kalkmıştır.” şeklinde konuştu.

“1 Milyon Çocuk Ne Okuyor Ne Çalışıyor”

Genel Başkan Yardımcısı Beril Gümüş ise 12-18 yaş aralığında yaklaşık 1 milyon çocuğun eğitimden ve istihdamdan uzak olduğunu söyledi. Bu durumun suç örgütleri tarafından fırsata çevrildiğini dile getiren Gümüş, “Çeteler, ceza indirimlerinden yararlanmak için çocukları maşa olarak kullanıyor.” dedi.

“Hayvana Zarar Verenlerin İleride İnsana da Zarar Verebileceğini Düşünüyorum”

Gümüş, çocukların bilinçli şekilde suça sürüklendiğini belirterek, “Bazı çocuklar küçük yaşta kasten suça alıştırılıyor, işledikleri suçla çete içinde namları artıyor. Hayvana zarar veren birinin ileride muhakkak bir insana zarar verebileceğini unutmamak gerekir.” ifadelerini kullandı.

Uluslararası Örnekleri de Hatırlattı

Çocuk suçluluğu konusunda farklı ülkelerde yapılan yasal düzenlemelere değinen Gümüş, çete kapsamında işlenen suçlarda cezanın artırılması, ıslah evlerinde kalış sürelerinin uzatılması ve sosyal hakların kısıtlanması gibi uygulamalara dikkat çekti. Türkiye’nin de bu adımları atabilecek kapasiteye sahip olduğunu belirten Gümüş, “Çocukların bu çevrelerden koparılması için sosyal programların hayata geçirilmesi şart.” dedi.

“50+1 İktidarın Kendini Mahkum Ettiği Bir Sistem”

Gümüş, iktidarın Türkiye’yi 50+1 sistemine mahkum etmesinin en büyük siyasi hata olduğunu belirtti. Ayrıca Gümüş, “Türkiye parlamenter sistem geleneğinden gelen bir ülkeyken Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ne geçiş aslında bizden çok muhalefeti bir ittifaka mecbur etti.” diye konuştu.

“Koalisyonlardan Kurtulmak İsterken Yeni Koalisyonlara Bağlandılar”

Gümüş, iktidarın asıl hedefinin koalisyonlardan kurtulmak olduğunu ancak yeni sistemin onları seçim öncesi ittifaklara bağladığını ifade etti. Ardından Gümüş, “İktidarın da muhalefetin de kendi yaptıkları ittifakları adeta bir nikah gibi sunuyorlar. Oysa ki 50+1’i bulmaları mümkün görünmüyor.” şeklinde konuştu.

“İktidarın 50+1’i Bulacağına İnanmıyoruz”

Parti olarak sahadan güçlü bir dönüş aldıklarını dile getiren Gümüş, iktidarın gelecek seçimlerde 50+1’i bulmasının zor olduğunu söyledi. Daha sonra Gümüş, “Bize gelen üyelerden ve saha çalışmalarımızdan görüyoruz ki daha önce iktidar partisine oy vermiş kesime de hitap ediyoruz. Bu kesimden de oy alıyoruz. Bu da bizim genişleme alanımızın ne kadar güçlü olduğunu gösteriyor.” ifadelerini kullandı.

“Bursa Kadrosu Türkiye Ortalamasının Üzerinde”

Bursa kadrolarının ise Türkiye ortalamasının üzerinde performans sergilediğine işaret eden Gümüş, tüm teşkilatın Bursa’da yapılan çalışmaları baz alarak, temas ettiği noktaları tespit ederek çalışma yapmalarının daha hızlı ivmelenmeye fayda sağlayacağını iletti.

“İktidar Yeniden Refah’la Kadına Şiddeti Politikleştirdi”

Son seçimlerde Yeniden Refah Partisi ile yapılan ittifak nedeniyle  iktidarın seçim kazanma çabası uğruna İstanbul Sözleşmesi’nden çıkıldığı zaman aralığının, kadına yönelik şiddetin, politik olduğunun kanıtı olduğuna atıfta bulunan Gümüş, mevcut hukuk normlarının uygulanması halinde dahi, şiddetin her türlüsünün ciddi oranda önüne geçilebileceğini söyledi.