Çürüyen sistemlerin anatomisi ve liderin gölgesi

Unutmayın, Bir sistem liderin hayatına bağımlı hale geldiğinde, liderin ardından tufan kaçınılmazdır.

Çözüm, lideri yüceltmek değil, güçlü bir sistem inşa etmektir. Çünkü liderler fani, sistemler kalıcıdır. Ve halk için var olan sistemler, propagandaya değil, adalete dayanır.

Aşırı propaganda, liderin ve sistemin gücünü korumaktan ziyade, çürüyen bir yapıyı maskeler. Her şeyin lider için yapıldığı bir sistem, aslında çürümeye çoktan başlamıştır. Bu çürüme, sadece bugünü değil, lider sonrası tufanı da garanti eder. Çünkü aşırı propaganda, gerçekliği yok eder ve yerine bir illüzyon inşa eder. Bu illüzyonun amacı, lideri ve rejimi ayakta tutmaktan başka bir şey değildir.

Liderin yanındakiler de karşısındakiler de harcanabilir

Propagandanın en acımasız yönü, sistemin hiçbir değere bağlı olmadan herkesi harcayabilmesidir. Yanındakiler, bir anda hain ilan edilebilir; düşmanlar, bir gecede dost kılınabilir. Bu tiyatroda roller sürekli değişir, ancak oyunun yazarı hep aynı kalır: Liderin kendisi. Sistemin tüm ağırlığı liderin varlığına bağlandığında, geriye kalan her şey işlevsiz bir makineden ibarettir.

Stalin ve kruşçev örneği, çürüyen sistemlerin liderleri

Stalin, Sovyetler Birliği’nde gücün zirvesine çıkmış, korkuyla hükmetmiş bir liderdi. Ancak ölümünden sonra en yakın dostu ve halefi Kruşçev, Stalin’in mirasını yerle bir etti. Bu durum, çürüyen sistemlerin lider değişikliğiyle asla düzelmeyeceğinin en bariz örneklerinden biridir.

Kruşçev, geçmişte birlikte yaptıkları tüm zalimlikleri Stalin’in omuzlarına yükleyerek kendisini aklamaya çalıştı. Halk ise Stalin’i sevmekten değil, ondan korkmaktan dolayı bu propagandaya sessiz kaldı.

Stalingrad’ın isminin değişmesi: Kruşçev, Stalin’in mezarını sıradan bir mezarlığa taşıdı. Stalingrad gibi semboller tarihten silindi. Ancak bu, çürüyen sistemi iyileştirmedi. Sadece yeni bir figürle eski yöntemler devam ettirildi. Bu hikâye, bir liderin ölümünün ardından dahi propagandanın nasıl bir araç olarak kullanıldığını açıkça gösteriyor.

“Aşırı propaganda, sadece bir maskedir; altında ise çürümüş bir sistem yatar.”

“Liderler ölümsüz değildir, ancak çürüyen sistemlerin mirası ne yazık ki uzun ömürlüdür.”

“Firavunlar ağızlarını altınla doldurttu ama hiçbir altın onları yeniden diriltmedi.”

“Bir liderin düşmesiyle, onun sisteminden çıkan başka bir liderin kurtarıcı olacağına inanmak saflıktır.”

Kruşçev-Stalin örneğiyle günümüz liderlik anlayışına bir gönderme yaptım, hani o salonları dolduran şakşakçılar varya, ya o alkışlayanlar dalkavukların elleriyse?