Bursa’da Ahıska Sürgünü Programı: 80. yıl dönümü
Ahıska Sürgünü’nün 80. yılına özel olarak Bursa’da düzenlenen anma programı, tarihçi ve yazar Prof. Dr. İlber Ortaylı’nın katılımıyla gerçekleştirildi.
DATÜB Bursa İl Temsilciliği tarafından Barış Manço Kültür Merkezinde düzenlenen programa onur konuğu olarak tarihçi Prof. Dr. İlber Ortaylı, Yıldırım Belediye Başkanı Oktay Yılmaz, AK Parti Yıldırım İlçe Başkanı İrfan Akkaya, Bursa Milletvekili Refik Özen, Çevre Şehir ve Kültür Başkanlığı Başkan Yardımcısı Emel Gözükara Durmaz, AK Parti Yerel Yönetimler Başkan Yardımcısı Recep Altepe, Yıldırım Kaymakamı Metin Esen, Bursa AK Parti Başkan Yardımcısı ve Yöneticilerinden Nurettin Özbağkıran, Kestel MHP İlçe Başkanı Ahmet Eraslan ve yönetimi, Bursa AK Parti Kadın Kolları Başkanı İmren Çavuşoğlu ve Yöneticileri, Osmangazi AK Parti İlçe Başkanı Adnan Keçeli, Yıldırım AK Parti İlçe Başkanı İrfan Akkaya, Gürsu Belediye Başkan Vekili Mert Baday, Gürsu AK Parti İlçe Başkanı Selçuk Karaduman ve yönetimi, Gürsu AK Parti Gençlik Kolları Başkanı Adem Tokgöz ve yönetimi, Gürsu İlçe Gençlik ve Spor Müdürü Mümin Ceylan katıldı.
“Çok acı dolu ay içerisindeyiz”
DATÜB Bursa İl Temsilcisi Ferman Muzaffer, Ahıska Türkleri’nin 80 yıl önce yaşadığı sürgün acısını anmak için düzenlenen programın açılış konuşmasını yaparak, vatan sevgisi ve toplumsal dayanışmanın önemine dikkat çekti. Muzaffer, konuşmasında sürgünün unutulmaması gerektiğini vurgularken; “Bu acıyı hafızalarımızda canlı tutarak gelecek nesillere aktarmak, birlik ve beraberlik içinde kültürümüzü yaşatmak en büyük sorumluluğumuzdur.” diyen Muzaffer; “Çok acı dolu ay içerisindeyiz. Bundan seksen yıl önce on dört Kasım gecesi yaklaşık iki yüz köyün Sovyet işgali tarafından yaklaşık yüz bine yakın vatandaşımız tren vagonlarına doldurarak dünyanın çeşitli ülkelerine gönderildiler o soğuk havalarda. Biz geçen hafta oralardaydık. Orada aldık, ağaçla da Orada vefat eden yaklaşık yirmi bin vatandaşa dualarla onları andık. Allah onlara rahmet etsin. Bir daha milletimize böyle bir acı yaşatmasın. Tabii dokuz ülkede Ahıska Türkleri yaşamakta dünya üzerinde altı yüz bin vatandaşımız var. Türkiye’de iki yüz bine yakın vatandaşımız var. Doksan üçten beri kendi ana vatanlarına dönüş yapmaktadırlar. Ben burada destek veren Başta Türkiye Cumhuriyeti’mize Büyüklerimize, Cumhurbaşkanımıza, bakanlarımıza Ahıska’nın sorunlarıyla ilgilenen başta Genel Başkanımız Çetin Kasahan’a ve dernek başkanımıza çok teşekkür ediyorum. Vefat edenlere de Allah’tan rahmet diliyorum. Tabii Ahıska tarihiyle ilgili de değerli hocamız kırmadı. Kendisine de çok teşekkür ediyorum katılım sağladığı için. Birazdan anlatacaktır. Ben hepinize çok teşekkür ediyorum. Saygılarımı sunuyorum. Sağ olun, var olun.” dedi.
“Bir milletin direncini koruması, geçmişine sahip çıkmasıyla mümkündür”
Sürgünün yalnızca bir coğrafi kopuş değil, aynı zamanda kültürel bir travma olduğunu belirten tarihçi Prof. Dr. İlber Ortaylı; “Bir milletin direncini koruması, geçmişine sahip çıkmasıyla mümkündür.” diyen Ortaylı; “O günleri hatırlayanlar burada bekliyor fakat hayatta olan birkaç kişi var. Burada insanlar tarihte görülmediği kadar katledilmiştir. Birincisi Almanya’dır. Bazı insanlar işte Yahudi oldukları için katletmek gibi görülmemişi yaşamışlardır. Bunu da millet tasdik etmiştir. Sovyetler Birliği’nin arazileri, bilhassa sınır boyları sadakatini tespit edemeyen, ispat edemeyen veya ihanete açık olan unsurlardan temizlenecektir. Bu yüzden kırk dört yılında bir ameleye girişilmiştir. Çünkü bu bir ırkçı temizleme hareketi değildir. Fakat son derece gaddar bir biçimde itimat edemedikleri etnik unsurlardan temizleme hareketidir. Bunlar da ön planda tabii Türkler, Müslümanlar olmuştur. Başka milletlerde vardır. Kırım’da İnsanlar çok kötü sürüldü 15 dakika içinde evden atıldılar. Kıymetli eşyalarını, ihtiyarlarını bile alamadılar. trende hayvan vagonları içinde dakikada bir ölüm oluyor. tren durduğunda dualar ediyorlar. aynı manzaralar Çeçenlerde, Ahıska’da tekrarlandığını söylemeye gerek yok, tabi bir farkla Ahıskalılarda galiba daha çok organizasyon kabiliyetleri var. Çeçenler cesurdu de gardiyanlar korkuyorlardı onlardan. Kırımlılar geri döndü. Orada Alman Cumhuriyeti vardı. Oraya Rusya şey yaparak Almanya’ya giremedi. Buna rağmen onları da sürdüler ve bir daha oraya geri çağırmadılar onlar da ses çıkarmadı. Çeçenler döndü. Ahıskalılar dönemedi. Ahıskalılar çok çalışkan oldukları için orada iş yaptılar, ticaret yaptılar.” dedi
“İnsanlık deyince aslında akla Türkiye geliyor”
On dokuzuncu yüzyılın ortalarında Anadolu’ya göç etmiş Ahıskalı bir ailenin evladı olduğunu söyleyen Yıldırım Belediye Başkanı Oktay Yılmaz; “Büyük Ahıska sürgününün bin dokuz yüz kırk dörtteki Ahıska sürgününün sekseninci yıl dönümünde şehitlerimizi rahmetle yad ediyoruz. İlber Ortaylı hocamıza teşekkür ediyoruz. Dönemin güzel bir şekilde bizleri bir kez daha hatırlattı. Evet şehitlerimiz var ama bugün Ahıskalı gençler olarak, Ahıskalı Türkler olarak bu acıyı hep hatırlatarak dünyayı yeniden merhametle, iyilikle insanlıkla buluşturacak bir ortamı inşallah biz hazırlarız. Bugün bu işin Türkiye’ye düştüğünü hep birlikte görüyoruz. Kuzeyimizde, güneyimizdeki savaşlarla görüyoruz. Önceki dönemlerde afetlerle gördük. Türkiye’nin yardımıyla her tarafta olduğunu gördük. İnsanlık deyince aslında akla Türkiye geliyor. Onun için de hem bununla gurur duy hem de yükümüzün ağırlığını bir kez daha hissetmeliyiz. Sessiz sedasız böylesine güzel bir programı yapan kıymetli kardeşim Ferman Muzaffer’i tebrik ediyorum, teşekkür ediyorum, emeği geçenlere Allah razı olsun diyorum. Yıldırım sizinle güzel diyor, hepinizi Allah’a emanet ediyorum.” dedi.
Haber: Gülistan Akdemir