Bursa Eğitim Sen Başkanı Erdem: “Öğretmenlik toplumda büyük bir sorumluluk”

Bursa Eğitim Sen Şube Başkanı Erdem, 24 Kasım Öğretmenler Günü dolayısıyla yaptığı açıklamalarda; eğitim sistemindeki sorunlara, öğretmenlerin yaşadığı sıkıntılara ve son günlerde gündeme gelen öğretmen mülakatlarına değindi.

Başkan Erdem, Bursa Ajansı’na yaptığı açıklamalara şu sözleriyle başladı.
“Merhabalar, öncelikle hoş geldiniz. Ben Derviş Erdem, 1965 Ankara doğumluyum, evliyim ve iki çocuğum var. 1997 yılında öğretmenliğe başladım ve bu süreçte Eğitim Sen’e üye oldum. Bugüne kadar sendikamın farklı kademelerinde görev aldım. Şu an ise Eğitim Sen Bursa Şube Başkanı olarak görev yapıyorum. Öğretmenlik mesleğine başlamamla birlikte birçok anı biriktirdim. Bu anıları öğrencilerimle her gün paylaşıyorum. Örneğin; üç gün önceki bir olayda, öğrencilerimle birlikte Öğretmenler Günü için yazdıkları mektupları okurken, bir öğrencimin bana “Yaptığınız çok ayıp” demesi hala aklımda. Öğrencilerle her gün yeni bir şey öğreniyor ve öğretiyorum. Başkan Erdem konuşmasına şu sözleriyle devam etti.
“Eğitim sektörü, özellikle son yıllarda büyük zorluklarla karşı karşıya. Bu zorlukların bir kısmı ekonomik, bir kısmı ise eğitim sisteminin yapısal sorunlarından kaynaklanıyor. Örneğin; okullarda temizlik hizmetlerinin yetersizliği, güvenlik görevlisi ve teknik personel eksiklikleri gibi temel sorunlar hepimizi zorluyor. Çoğu okulda ücretli öğretmenler çalışıyor ve bu öğretmenler, aynı işi yapan kadrolu öğretmenlerden çok daha düşük maaşlar alıyor. Bu durum, eğitimdeki eşitsizlikleri derinleştiriyor.
Bir diğer önemli sorun, öğretmenlerin eğitimle ilgili hakları. Meslek kanunu, öğretmenlerin ekonomik ve özlük haklarını yeterince iyileştirmiyor. Eğitim Sen olarak biz, bu kanunun öğretmenlerin sorunlarına çözüm getirmediğini savunuyoruz. Özellikle kariyer basamakları ve öğretmen akademilerinin getirdiği farklı statüdeki öğretmenler arasındaki maaş farkları, öğretmenlerin motivasyonunu olumsuz etkiliyor.”
Konuşmasının devamında Başkan Erdem;
“Son dönemde, gündemde olan mülakat mağdurları da önemli bir sorun. Seçim öncesi cumhurbaşkanı mülakatların kaldırılacağını açıklamıştı fakat yeni Milli Eğitim Bakanı, mülakatların devam edeceğini açıkladı. Bu durum, büyük bir haksızlık yarattı. Mülakatlar, sınav puanlarına dayalı bir sistemle eşitlenmeli, böylece tüm öğretmen adaylarına adil bir fırsat sunulmalıdır.
Eğitimdeki diğer büyük sorunlardan biri ise siyasetin eğitim sistemine müdahalesi. Milli Eğitim Bakanlığı’nın, eğitimdeki sorunları çözmek yerine ideolojik tartışmalarla gündemi değiştirmesi kabul edilemez. Laiklik tartışmaları üzerinden eğitimin kalitesi ve öğretmenlerin hakları göz ardı ediliyor. Oysa, eğitim tamamen bilimsel ve çağdaş bir anlayışla yönetilmelidir.
Genç öğretmen arkadaşlarıma ve öğretmen olmayı düşünenlere vereceğim mesaj ise şu: Öğretmenlik, toplumda büyük bir sorumluluk taşıyan bir meslek ancak bu mesleği icra etmek günümüzde giderek zorlaşıyor. Eğitim politikaları, öğretmenlerin haklarını yeterince korumuyor ve bu da öğretmenlerin motivasyonunu olumsuz etkiliyor ancak her türlü haksızlık ve adaletsizliğe karşı durmalı, mücadele etmeliyiz.
Eğitim; sadece öğretmenlerin değil, öğrencilerin de geleceğini şekillendiriyor. Bu nedenle, öğretmenlerin en büyük sorumluluğu; eğitimi adil, demokratik ve çağdaş bir şekilde sunmaktır.
Eğitimdeki tüm zorluklara rağmen, biz Eğitim Sen olarak her yıl 5 Ekim Dünya Öğretmenler Günü‘nü kutluyoruz. Türkiye‘deki mevcut Öğretmenler Günü’nün, darbe sonrası 12 Eylül’den kaynaklanan bir tarih olduğunu ve öğretmenlerin yıllarca eziyetlere uğramış bir kesim olarak bu tarihte anıldığını unutmamalıyız. Biz, öğretmenlerin gerçek haklarını savunmak ve onların daha iyi koşullarda çalışmasını sağlamak için mücadele etmeye devam edeceğiz.
Son olarak, eğitimde her türlü olumsuzluğa karşı dimdik durmalı ve daha iyi bir eğitim sistemi için hep birlikte mücadele etmeliyiz.” dedi.

Haber: Sultan Denli / Sinan Cimcimoğlu