İklimlendirme 2024’te dönüşüme odaklanacak
Türkiye iklimlendirme sektörü, bu yıl hedeflediği 7,2 milyar dolar ihracat rakamını yüzde 98 yakalayarak, istikrarlı büyümesini sürdürüyor.
2024 yılında kendine 7,8 milyar dolar ihracat hedefi koyan sektör, yeni dönemde AB’nin sınırda karbon vergisi getirdiği Yeşil Mutabakat doğrultusunda dönüşüme odaklanacak.
Mehmet Hanifi GÜLEL
Son dört yılda yüzde 45’lik büyüme gösteren ve geçen yılı 7,2 milyar dolar ihracat rakamıyla kapatan iklimlendirme sektörü, 2024 yılında 7,8 milyar dolarlık ihracat hedefi belirledi. Yeni dönemde AB’nin sınırda karbon vergisi getirdiği Yeşil Mutabakat doğrultusunda dönüşüme odaklanacak sektör, bu dönüşüm ile yeşil üretim, enerji verimliliği ve ısı pompası gibi yeni ürünlerin imalat ile üretim üssü konumunu korumaya dönük atılımlar yapacak.
Değişim ön plana çıkıyor
Dünya iklimlendirme pazarının 580 milyar dolar büyüklüğünde olduğunu ve Türkiye’nin yüzde 1,3 pay aldığını aktaran İklimlendirme Sanayi İhracatçıları Birliği (İSİB) Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Şanal, sektör olarak ana hedeflerinin dünya pazarından yüzde 1,5 pay almak olduğunu söyledi.
Dış ticaret fazlası veren bir sektör de olmak istediklerini ifade eden Şanal, ‘’Bu hedefe birkaç yıl içerisinde ulaşacağımızı düşünüyoruz. Sektör ihracatımızı 2023 sonu hedefimiz olan yüzde 8’lik büyüme ile 7,2 milyar dolarlık büyüklük ile kapattık.
Yeni dönemde Avrupa’daki Yeşil Mutabakat çerçevesinde ısıtma sistemlerinde değişim olarak ön plana çıkıyor. Avrupa’da ısı pompası satışları yoğunlaştı. Bundan dolayı AB’ye radyatör satışlarımızda yaklaşık 6 puanlık bir gerileme söz konusu. 2024 için ihracatımızın yine yüzde 8 büyüme ile 7,8 milyar dolar olacağını öngörüyoruz’ dedi.
“Dönüşümü yapmazsak, oyundan düşeceğiz”
İklimlendirme sektörü içinde klima ve split klima özelinde 2023’ün oldukça başarılı geçtiğini kaydeden İklimlendirme Soğutma Klima İmalatçıları Derneği (İSKİD) Yönetim Kurulu Başkanı Ayk Serdar Didonyan, 2024’te de benzer bir başarı beklediklerini söyledi.
Yeşil dönüşüm ve sınırda karbon vergisi gibi kavramları son dönemde sıklıkla duymaya başladıklarını ifade eden Didonyan, ‘’İşin realitesi şu; son 20-30 yıldır sürekli büyüme odaklı gittiğimiz için biraz çevreyi ve doğayı göz ardı etmek yolunu seçtik. Şimdi AB, ‘Yeşil dönüşümü gerçekleştirecek ilk kıta olacağız’ diyor. Türkiye olarak bu konuda çok daha fazla önden koşmamız ve hazırlıklı olmamız lazım. Çünkü bu dönüşümü yapamazsak, giderek oyundan düşeceğiz” diye konuştu.
“Biyokütleden enerji öne çıkacak”
2023’ü iç piyasa ve ihracat açısından iyi bir yıl olduğunu ifade eden Kazan ve Basınçlı Kap Sanayicileri Birliği (KBSB) Yönetim Kurulu Başkanı Cem Özyıldırım ise, 2024’te de benzer beklentilerinin olduğunu aktardı.
Özyıldırım, ‘’Yeni yılda sürprizler de olabilir ama 2023’ün altında gideceğini düşünmüyoruz. 2024’ün de yoğun geçeceğini, daha çok ihracat ağırlıklı gideceğini bekliyorum. Enerji her zaman için dinamik bir pazar. O yüzden de yenilenebilir enerji, bizim sektörde öncü olacak. Örneğin biyokütleden enerji üretimi bu yıl ve bundan sonraki yıllarda önde gidecek sektörümüz olacak” şeklinde konuştu.
Kalifiye eleman sorunu var
Sektör olarak iki handikaplarının olduğunu söyleyen Soğutma Sanayi İş İnsanları Derneği (SOSİAD) Yönetim Kurulu Başkanı Hayati Can ise, bunlardan bir tanesinin ürünlerin belgeli hale getirilmesi olduğunu belirtti.
Can, TSE ve eurovent arasındaki anlaşma ile önümüzdeki dönem iklimlendirme soğutma ürünlerini de kapsayacak şekilde uluslararası geçerliliğe sahip belgelendirme faaliyetlerinde bir tık daha yukarıya doğru ilerlemeye çalıştıklarını söyledi. Bir diğer handikapın ise ‘mesleki yeterlilik’ olduğunu vurgulayan Can, “Sektörün büyümeye rağmen ihtiyaç duyduğu yetişmiş kalifiye insan bulamaması ciddi bir handikap olarak karşımızda duruyor.
Diğer yandan sürdürülebilirlik kavramıyla birlikte 2026’da gümrüklerde karbon vergisi başlayacak. Dolayısıyla firmalarımızın kendilerini bu yeşil dönüşüme adapte etmeleri gerekiyor. Sektördeki büyümenin 2024’te de devam edeceğini öngörüyor, 2025’te ise bir milyar dolar seviyesine ulaşmayı hedefliyoruz’’ dedi.
“Isı pompasında üretim üssü olacağız”
Türkiye’de iç pazarının yıllık 1 milyon kombi tüketim kapasitesinin olduğunu ifade eden Doğal Gaz Cihazları Sanayicileri ve İş Adamları Derneği’nin (DOSİDER) Yönetim Kurulu Başkanı Ekrem Erkut, ihracatta ise Türkiye’nin uzun yıllardır bir kombi üretim üssü olarak nitelendirildiğine dikkat çekti. Erkut, “Fakat Avrupa’da değişen enerji politikaları ile özellikle doğal gazlı ısıtma sistemlerinin sonlandırılmaya başlandığını görüyoruz. Burada ısı pompası öne çıkıyor.
Ülkemizdeki doğal gaz altyapısı nedeniyle ısı pompasının yaygınlığının kısa vadede çok artacağını öngörmüyoruz. Fakat başta AB’nin ihtiyaçlarını karşılamak için nasıl ki kombi üssü isek, ısı pompasında da sektörümüz üretim üssü olarak yoluna devam edecek” değerlendirmesinde bulundu.