DSİ su yönetiminde yenilikçi adımlarla öne çıkıyor

DSİ‘nin öncelikli hedefi, büyük maliyetlerle inşa edilen baraj, gölet ve bentler aracılığıyla biriktirilen suları israf etmeden son kullanıcıya ulaştırmak.

Modern Sulama Sistemleri ve Tasarruf

DSİ Genel Müdürü Mehmet Akif Balta, Türkiye’nin su potansiyeli ve kullanımına dair önemli bilgiler paylaştı. Ülke genelinde yıllık 112 milyar metreküp su potansiyeli bulunduğunu belirten Balta, bunun %77’sinin tarım sektöründe kullanıldığını ifade etti. DSİ, bu bağlamda modern sulama sistemlerine geçişi hızlandırarak su tasarrufu sağlamayı amaçlıyor. Özellikle basınçlı-borulu sulama sistemlerinin yaygınlaştırılmasıyla su kullanımında %2/3 oranında tasarruf sağlandığına dikkat çekildi.

Sulama Otomasyonu ve Teknoloji

DSİ’nin sulama otomasyonu çalışmaları da sektörde dikkat çeken bir gelişme olarak öne çıkıyor. 2016 yılından bu yana yapılan yatırımlarla, tarım arazilerinde toprak nem sensörleri, hava durumu istasyonları ve bitki ölçüm cihazları gibi teknolojiler kullanılarak sulama süreçleri optimize ediliyor. Bu sayede çiftçilere gerçek zamanlı sulama imkanı sunulmasıyla su kaynakları daha verimli kullanılıyor ve israf önleniyor.

Atıksu Arıtımı ve Geri Kazanım

DSİ, atık su arıtımı ve geri kazanımı konusunda da önemli adımlar atıyor. 2011 yılından bu yana yapılan yatırımlarla evsel atıksu artıma tesisleri aracılığıyla günlük 322 milyon metreküp atıksu arıtılarak tarımsal sulamada kullanılabilir hale getiriliyor. Bu uygulamalarla doğaya zarar vermeden su kaynakları daha verimli kullanılıyor.

Vatandaşların Su Tasarrufuna Katkısı

DSİ Genel Müdürü Mehmet Akif Balta, vatandaşların günlük hayatta basit önlemlerle su tasarrufuna katkı sağlayabileceklerini belirtti. Musluklardan damlayan suyun önlenmesi, duş sürelerinin kısaltılması gibi adımlarla su israfının önüne geçilebileceğine dikkat çekti. Ayrıca gıda ve enerji tasarrufunun da su kaynaklarının korunmasında önemli bir rol oynadığını vurguladı.

DSİ’nin sürdürülebilir su yönetimi konusundaki çalışmaları, Türkiye’nin su kaynaklarını gelecek nesillere sağlıklı bir şekilde aktarmak adına kritik bir rol oynuyor.